Şifali Taslar , Yararli Taslar , Piskolojik Etkileri / Özellikleri
Akik Taşının Özellikleri
Bedenin gerginlik olan kısımlarına sıcaklık hissi verir ve gerginliği azaltır. Ağrıları gidermek için kullanılabilir. Cilt hastalıklarına karşı etkilidir. Damarları kuvvetlendirir. Güçlü ve erkeksi bir enerjiye sahip olan akik, cinsel organlar ve cinsel güç için faydalıdır. Hamilelikte hem anne hem de bebeğin sağlığı için faydalıdır ve bu süreç içerisinde kullanılması özellikle önerilir. Kemik ve diş yapısının korunmasında faydalıdır.
Mavi renkli olan diğer taşlar gibi, mavi tonlarında olan akikler de akiğin diğer türlerinden farklı olarak boğaz çakrasında etkilidir ve boğaz ile ilgili sorunlarda kullanılabilir.
Akik Taşının Metafiziksel ve Psikolojik Etkileri
Canlılık veren enerjisiyle, kendinizi sıkıntılı ve kötü hissettiğiniz anlarda olayların iyi yönünü de görmenizi sağlar. İnsanların olumsuzluklarından kolayca etkileniyorsaniz akik size iyi gelecektir. Dünyevi başarıyı simgeleyen akik, negatif enerjiye karşı koruma sağlar ve tükenmiş olan cesareti canlandırır. İşadamlarının bu taşı, özellikle belin altında (cepte veya yüzük olarak olabilir) taşımaları faydalı olacaktır. Özellikle yüzük olarak kullanıldığında, kişinin kendisine güvenini artırır. Kendisini taşıyan kişiye güç, keyif ve iyimserlik hissi verir. Ceplerinde bu taşı taşıyan çocukları olumsuz duygulardan ve münakaşalardan uzak tutar. Kırmızımsı turuncu renkteki akikler fiziksel canlılığı artırarak tembelliği giderir. Yaşanılan ana yoğunlaşma isteğini güçlendirir.
Mavi dantelli akik taşı; sosyal ortamlarda gereksinim duyulan serinkanlılık ve özgüven duygularını güçlendirir. Konuya yoğunlaşmaya ve konuşmaya yardımcı olur. Sinir bozukluklarını yatıştırır ve topluluk önünde yapılacak konuşmalarda duyulan heyecanı giderir. Mavi renkli olan akikler nazara karşı etkilidir. Ayrıca; sadece rengiyle bile kişinin içini ferahlatan mavi akik, konuşma güçlüğü çekenler için faydalıdır.
Yosun akik, insanın içini koşulsuz sevgi ile doldurur ve kişinin ruhsal gelişimine yardımcı olur.
ALTIN - Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
-Üzerinde altın bulundurmak kalbi kuvvetlendirir. Sara hastalığını def eder. İnsandaki tedirginliği ve korkuyu alır.
-Altın mil ile sürme çekmek, görme gücünü kuvvetlendirir.
-Kulakları altın iğne ile delmek, iltihaplanmamasını sağlar.
-İbni Sina’ya göre ağızda altın tutmak, ağız kokusunu giderir. Kalp rahatsızlığına ve vesveseye karşı faydalıdır. Altına bakmak sıkıntı ve stresi giderir; neşelenmeye vesile olur.
-Sabinin üzerinde altın bulundurmak, korkusunu giderir. Ümmü sıbyan hastalığından korur.
-Altın yüzük ümmü sıbyan hastalığından, cinlerden, mafsal ağrılarından, dolamadan insanı korur.
BALIK TAŞI (İŞKİNEZ BALIĞI) Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
-Bu balığın başında taşlaşmış olan sertleşmiş ve ak bir maddedir. Bu madde böbreklerdeki taşı kuvvetli bir biçimde parçalar.
-Bu madde alınarak bir bardağa konur ve üzerine limon sıkılarak erimesi sağlanır, sonra içilir. Aç olarak içilirse daha tesirli olur.
BİLEĞİ TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
-Bileği taşı toz haile getirilerek hamur yapılır, meme ve hayalarda olan şişliklere sürülürse şişlikleri indirir.
-3 gr. Toz yapılır, içilirse dalak şişliğine iyi gelir. Sara hastalığına karşı iyi gelir.
-Bileği toz yapılır, zeytinyağı ile merhem haline getirilir. Çıbanlara ve kanserli yaralara sürülürse iyi gelir. Pudra halinde cilt tüberkilozlarında kullanılırsa faydası görülür
BİLLUR-KRİSTAL Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Krallar billurdan yapılmış bardaklardan su içerlerdi. Çünkü onlar billurdan su içmekle birçok dertten kurtulacaklarına inanırlardı. Billur bardaktan su içmek kandaki iltihabı temizler.
Billuru ağızda tutmak susuzluk hissini alır.
Uykuda korkanın boynuna billur bağlanırsa korkusu geçer.
ÇAKMAK TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
İyileşmeyen yaralarda çakmak taşı pudra haline getirilerek yaralara konursa yaraları iyileştirir. Boyunda beliren çıbanın üzerine konursa kurutur. Hanımlar uyluğuna bağlarsa doğumu kolaylaşır.
DEĞİRMEN TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Çocuk zayi eden kadın, değirmenin alt taşından bir parça koparıp başı üzerinde taşırsa çocuğunu düşürmez.
DEMİR Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Üzerinde demir posası bulundurmak, horlamayı giderir. Uykuda meydana gelen korkuyu bertaraf eder.
Üzerinde bir parça demir bulundurmak kalbi güçlendirir, korkuyu izle eder, vesveseden kurtarır, üzücü rüya görmez. İnsanların yanındaki değeri artar.
Demir kızdırılır, sirke ve su karışımı sıvıya batırılarak söndürülür. Bu işlem üç defa tekrarlanır. Bu sıvıdan içmek müzmin ishali keser. Koliti, mide düşüklüğünü, dalak büyümesini giderir.
Demir söndürülmüş sudan içmek, cinsel gücü artırır. İdrar kaçırmayı önler. Kanamayı keser.
Bağırsaklardaki iltihabı ve anüs iltihabını kurutur. Sık idrara çıkmayı önler. Yüze kan gelir. Nazardan korunmaya vesile olur.
Demir posası sirke ile hamur yapılır, çıbanların, dolamanın, gut ve saç dökülen yerlerin üzerine konursa iyileştirir.
Bağlıyı çözmek için, balta kızdırılır, sapın takıldığı delikten küçük su; idrar yapılır
ELMAS Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Elmas taşımak sara hastalığına mani olur.
FİRÛZE – TURKUAZ Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Caferi Sadık der ki: Firuze yüzük taşıyan fakirlik çekmez. İnsanlar arasında değer kazanır. Zenginliğe ve mal celbine vesile olur. Öldürülmekten emin olur.
Firuze bulundurmak kalbi kuvvetlendirir, insandaki korkuyu alır. Üzerinde bulunduran suda boğularak ve yıldırım çarparak ölmez. Hasmını da mağlup eder.
HAMAM TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Hamamlarda su kaynayan kazanların dibine çökerek meydana gelen taşlar çıkarılarak ezilir, pudra biçiminde kanserli yaralara sürülürse iyileştirir.
İNCİ Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
İnciye bakmak sıkıntı ve stresi giderir. Macuna yapıştırılıp yenirse kalbi kuvvetlendirir. Çarpıntıya iyi gelir.
İnciyi ağızda tutmak veya taşımak kalp zafiyetine karşı faydalıdır, zihni kuvvetlendirir.
İSMİD-SÜRME/ANTİMON Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
İsmid taşı sürmesi, göze sürme olarak çekilirse, gözlerin kuvvetini artırır, sıhhatini korur, hastalıklara karşı direncini artırır. Yaşarmasını önler.
İsmid taze iç yağı ile merhem haline getirilir, ateş yanıklarında sürülürse şifası görülür; yara iltihaplanmaz.
İsmid iltihaplı yaralara ve çıbanlara konursa iltihabı kurutur, yarayı iyileştirir.
İsmid, mum ve üstübeçle merhem yapılarak yaralara sürülürse yaraların çabuk iyileşmesini sağlar.
KALKER Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Bu taş asırlarca suyun damlaması ile meydana gelir. Ezilerek enfiye gibi buruna çekilirse, saraya ve akıl hastalığına karşı faydalıdır.
KAYA TUZU Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Peygamberimiz “Ya Ali! Yemeğine tuzla başla, tuzla bitir, onda yetmiş turlu dert için deva vardır” buyurmuştur. Tuz ile yemeğe başlamak beyni geliştirir. Tuz, kokuşmayı ve mikropları önler.
Tuz yakılır elde edilen külle dişler fırçalanırsa dişleri parlatır. Tuzlu su iltihaplı dişetlerini iyileştirir. Aynı şekilde sirke-tuz karışımı bir sıvı ile gargara yapmak da diş eti iltihabını giderir.
Tuz bal ile merhem yapılır, cilde sürülürse güzelleştirir, alerjiyi giderir. Uyuza kaşıntıya ve gut hastalığına karşı da faydalıdır.
Tuzlu su bir parça pamuk ile mantarlı tırnakların üzerine konursa, mantarı eritir.
Tuz, zeytinyağına karıştırılırsa, yorgunlukta kaslara ve kaşıntılarda kaşınan bölgeye sürülür.
Tuzlu su ile gargara yapmak balgamı söker.
Bal, zeytinyağı ve kuru üzüm mehlem yapılır, çıbanların üzerine konursa iltihaplarını temizler, iyileştirir.
Şişkinliklere karşı bal ve tuz karıştırılır, şişliğin üzerine konur.
Tuz, sirkeye karıştırılır, cilt tüberkülozunda sürülürse, yayılmasını önler.
Tuz ve zeytinyağı karıştırılır, uyuza yaralara, cüzama, çiçek hastalığına sürülürse şifası görülür.
Tuz ile ev tütsülenir, geriye kalan külleri alınarak iki bacağın arasından doğuya doğru atılırsa sihir ve nazar değmesine engel olur.
Tuz kavrulur, ağrıyan mafsallara tatbik edilirse özellikle eklem romatizmalarında ağrıyı izale eder.
KEHRİBAR Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Kehribarın kendine ait özellikleri vardır. Küçük çöpleri ve tozları kendine doğru çeker.
Kehribar kolyesi taşıyan, bulantı, kusma ve çarpıntıdan emin olur. Sarılıktan şifa bulur. Hamile olan taşırsa çocuğunu korumuş olur.
Kehribar mide üzerine konursa hazımsızlığa iyi gelir. İnsandaki korkuyu alır.
Şişlikleri olan taşırsa faydasını görür. Lacivert renkli kehribarı taşıyan vesveseden kurtulur.
Nezleye, sara illetine, sekteye ve felce karşı da faydalıdır.
İbni Sina’ya göre: 1.5 gr. kehribar toz haline getirilip bir bardak su ile içilirse çarpıntıyı giderir, kalbi güçlendirir, rahatlatır. 2.5 gr. tozundan yutmak kanamaları durdurur.
KIRLANGIÇ TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Kırlangıç kuşlarının yuvalarında biri kırmızı biri beyaz iki adet taş bulunur. Uyku esnasında korkan kırmızı olan taşı üzerinde taşırsa korkusu geçer. Sarası olan pazısına bağlarsa şifa bulur. Nefsin sultasından da kurtulur.
Sara hastalığı olan beyaz olan taşı pazısında veya boynunda taşırsa şifa bulur. Herkes tarafından kabul görür, işlerinde başarıya ulaşır.
KÖPEĞİN ISIRDIĞI TAŞ Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Köpeğin ısırdığı taş alkolik bir kimsenin içtiği içkinin içerisine atılır ve bu içkiden içirilirse o kimse içkiyi bırakır. Bir kavmin suları içine bırakılır ve bundan içerlerse aralarında geçimsizlik ve fesat meydana gelir.
Bu taşın bırakıldığı yerde kötülükler, ayrıntılar ve düşmanlıklar zuhur eder. Güvercinlerin yaşadıkları yere bırakılırsa oradan uzaklaşırlar.
KUM Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Deniz kumu banyosu romatizmal hastalıklar için şifalıdır. Deniz kumunun kavrularak romatizmalı mafsallara sıcak olarak tatbik edilmesi de faydalıdır.
KURŞUN Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
İbni Sina; Küçük parçalar haline getirilen kurşun, sert şişlik, çıban ve bezelerin üzerine konarak bağlanırsa eritir demiştir.
Şehvet düşkünü olanın beline 85 gr. kurşun bir levha bağlamak, şehvetini sakinleştirir.
Meyveli ağaçların toprağa yakın kısmını kurşun bir çembere almak, meyvelerin dökülmesini ve bol meyve vermesini sağlar.
Kurşun yüzük takmak kuvveti azaltır, kilo kaybına sebep olur.
Kurşunun buharına maruz kalmak ağır zehirlenmelere neden olur, ayrıca farkında olmadan kurşun ihtiva eden su ve yiyeceklerle beslenmek de ölümcül sonuçlar doğurabilir.
MERCAN Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Kanamalarda mercan pudra halinde konursa kanamayı keser.
Sara hastalığı olan, gut sancısı çeken kimse, üzerinde taşırsa sözü edilen hastalıklardan şifa bulur. Mercanı ağızda tutmak kalbi kuvvetlendirir, gücünü artırır.
Mercan kolye taşımak, vesveseyi, deliliği, çarpıntıyı, sarayı, mide zafiyetini, cinsel güçsüzlüğü giderir. Morali düzeltir.Mercan, altın, gümüş’ün her birinde eşit olarak alınır, eritilir, elde edilen madde taşınırsa saradan ve sıkıntı ve stresten korur.Cin tutanın boynuna mercan takılırsa cinden halas olur.
MERMER TAŞI Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Kandan meydana gelen çıbanlara ve sırt çıbanlarına karşı:Üç gün arka arkaya ara vermeden her gün 5 gr.toz haline getirilmiş mermer tozu bala karıştırılıp yutulursa çıbanları giderir. Üzeri yazılı tarihi mermerden leblebi kadar alınır, toz haline getirilerek kara sevdalıya Çarşamba ve Cumartesi günü güneş doğmadan içirilir veya üzerinde taşıması sağlanırsa aşkı söner.
Mermer sirke ile hamur yapılır, şişliklerin üzerine lapa biçiminde konursa şişliği indirir.
Mermer, Arap zamkı, Nişadır merhem haline getirilip vitiligo ve sedef hastalıklarında sürülürse giderir.
MIKNATIS Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Mıknatıs bulunan yere sihir-büyü etkisiz hale gelir. Şeytanlar orayı terk ederler. Büyük İskender şeytan ve cinlerden korunmaları için askerlerinin arasında mıknatıs bulundururdu.
Mafsal ağrısı olan kimse ağrıyan uzvunun üzerine mıknatıs bağlarsa ağrısı geçer.
Kolye olarak taşımak zihni geliştirir, unutkanlığı giderir, hafızayı kuvvetlendirir.
Mıknatısa sarımsak sürülürse çekim gücünü kaybeder. Sirke ile yıkanırsa tekrar eski gücünü kazanır.
SODA Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Ekmek yapılacak hamura sodalı su konursa, ekmeği güzelleştirir ve beyazlatır.
Tencereye bir parça soda konursa eti çabuk pişirir.
Soda, sevdayı, kanı balgamı ve safrayı sulandırır. Sodalı su, zeytinyağı ile içirilirse karın ağrısını geçirir.
Soda karıştırılmış zeytinyağı, kulağa damlatılırsa kulağı açar.
Sodalı su ile saçlar yıkanırsa, saçları güzelleştirir, yumuşak tutar.
Soda ile incir birlikte hamur yapılıp çıbanların üzerine konursa çıbanları açar, şişkinlikleri giderir.
ŞAP Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Şap su ile kaynatılır, elde edilen mayi ile gargara yapılırsa dişeti iltihabını temizler.
Şap, sirke tortusu ile merhem yapılır, iyileşmeyen yaralara sürülürse yaraları kurutur.
Kumaş boyası içine karıştırılırsa boyanın çıkmamasını sağlar.
Şap sürülürse kanama durur.
Bal, sirke, şap çalkalanarak gargara yapılırsa, dişetlerini besler, ağız yaralarını iyileştirir.
Tırnak mantarlarının iyileşmesi için şaplı suya pamuk batırılıp, tırnak üzerine tatbik edilir.
Şap, sirke tortusu, mazı merhem haline getirilip, cilt tüberkülozunda merhem gibi sürülür.
Şap ve tuz iyileşmeyen habis yaralara pudra biçiminde konursa şifası görülür.
Şaplı su koltuk altına sürülürse kokuyu giderir.
Şap yastık altına konulursa horlamayı, kötü rüya görmeyi ve korkuyu giderir.
Burun kanamalarında şaplı su çekmek kanamayı durdurur.
Şap ve mum merhem haline getirilip, parmak ucu iltihaplarında sürülürse iyileştirir.
Kulak iltihaplarında şap, zeytinyağında eritilir. Elde edilen bu yağdan ikişer damla kulağa damlatılırsa iltihabı kurutur. İşitmeyi sağlar.
Evin kıble tarafına bir parça şap koymak, ev halkına nazarı geçersiz hale getirir, nazar tesir etmez.
Şap, sirke ve su çalkalanarak mayi yapılır, bu mayi ile gargara yapılırsa ağız içi ve boğazdaki iltihapları temizler.
Şap bulanık suyun içine atılırsa suyu safileştirir.
Şap ve tuz pudra haline getirilerek parmak arası mantarlarına uygulanırsa mantarı temizler.
TAŞ - Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Normal bir taş delinerek meyve veren bir ağaca asılırsa bol meyve vermesine vesile olur.
YAKUT Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Yakut yüzük vebadan korur. Kişiyi insanlara şirin gösterir. Geçimi kolaylaştırır. Halkın gözünde heybetli görünür.
Kışları suya yakut atılırsa donmaz.
Yakut taşımak kanın koyulaşmasını önler. Kalbi kuvvetlendirir, vesveseyi giderir. Kalp zafiyetine karşı da faydalıdır. Kalbi rahatlatır, stresi atar.
Yakut’u başında taşıyan kadın beyi tarafından sevilir.
Vesvesede, sara hastalığında, çarpıntıda ve hava kirliliğinde de şifası görülür.
Ağızda tutulursa ağız kokusunu ve susuzluk hissini giderir.
Üzerinde bulundurmak terlemeyi, fakirliği, yıldırım çarpmasını engeller.
Toplum içinde insanların değerini artırır, güçlü gösterir. Başarıya ulaşmanın yollarını açar.
Yakut taşıyan kimsenin suda boğulduğu duyulmamıştır.
YEŞİM Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Yeşim taşını ağza koymak susuzluk hissini giderir.
Mide zafiyetinde, nefes darlığında, çarpıntıda, yeşim kolye olarak takılmalıdır.
Nazara karşı, büyüye karşı, yıldırım çarpmasına karşı, yeşim bileğe takılır.
Mide üzerine yeşim koymak ağrısını keser.
Yeşim taşı bulunan yere yıldırım isabet etmez.
Yeşimi gerdana bağlamak boğaz rahatsızlıklarını giderir.
Yüzük olarak kullanmak sihir ve nazar değmesine, yıldırım çarpmasına mani olur.
Yeşimi boynunda veya pazısında taşıyan cin şerrinden emin olur.
Eskiden kralların silah ve kılıçları yeşimle süslenirdi.
ZEBERCED Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Zebercedde olan özellik zümrütte yoktur.
Zeberced şarabın içine atılırsa sirkeye dönüştürür. ½ gr. (yarım gram) kadar içilirse kalbe kuvvet verir. 1.5 gr toz haline getirilip içilirse cüzama gayet iyi gelir.
ZÜMRÜT Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Ağıza zümrüt koymak susuzluğu ve kalbin hararetini giderir.
Zümrüt’e bakmak gözlerdeki bitkinlik ve yorgunluğu giderir, kuvvetini artırır.
Zümrüt yüzük veya kolye takmak sara hastalığına karşı şifa verir. Çarpıntıya, karaciğer zafiyetine ve sıkıntıya karşı faydalıdır, insanı neşelendirir.
Üzerinde zümrüt bulunduran sıkıntı çekmez.
Evlenemeyen saçlarının arasında zümrüt taşırsa evlenmesi kolaylaşır. Sihiri etkisiz hale getirir.
Çocukları ümmü sıbyan denilen hastalıktan korur. Tauna yakalanmaz. Zehirli hayvan yaklaşmaz. Zümrüt’ü gören yılanın gözü akar, derhal kör olur.
Zümrüt takınan kimseye zehirli haşereler yaklaşmaz. Sara hastalığından ve kanamalardan emin olur. Bunun için krallar, doğan çocuklarının üzerine zümrüt takarlardı.
Tavuk Kursağı taşı
Fiziksel ve Psikolojik Etkileri
Tavuk kursağında bulunan taşı üzerinde bulunduran sara hastalığından kurtulur.
Cinsel gücü artırır, nazardan korur.
Başının altına koyarak yatan korkulu rüya görmez.
Ezilerek içilirse sıkıntı ve vesveseyi giderir.
Yakılır da külleri yutulursa sıkıntıyı def eder.
Ezilerek tozu su ile içilirse böbrek ve mesanedeki kumlan eritir.
Horozun içinde bulunan taş, yıkanarak suyu içilirse, susuzluğu ve stresi def eder.
Cinsel gücü tahrik eder.
Gözüne su inen tavuğun göğsünden çıkan taşı yanında taşırsa gözü tedavi olur.
Çok ağlayan çocuklann başı altına konursa ağlamaları kesilir, uyku anında korkmaz.
Yüzük Taşlarının Anlamları ve Faziletleri
İslamda yüzük takmak hem sünnettir hemde oldukça faydalıdır.Özellikle Peygamber Efendimiz (sav) ve ehlibeytinin takmış olduğu yüzükler müslümanlar tarafında tercih edilmektedir. Bu yüzüklerin hem faydaları hemde faziletleri bulunmaktadır. Bu fayda ve faziletler yine Peygamber Efendimiz (sav) ve Ehlibeyt imamları tarafından açıklanmıştır. Aşağıda takılması müstehap olan ve bir çok faydası bulunan yüzükleri ve taşlarını bulacaksınız.
Akik Taşlı Yüzük Takmak
1-Rivayet edilmiştir ki: Cebrail ,Resulullah sellallahu aleyhi ve alihi vesellem’e nazil olarak şöyle arzetti:
“Ey Allah ın Resulü ! Rabbin sana selam edip diyor ki; Yüzüğünü sağ eline tak ,taşı da Akik olsun,amcan oğlu Ali’ye de söyle ki yüzüğünü sağ eline taksın ve taşı akik olsun. İmam Ali aleyhisselam , Resulullah sellallahu aleyhi ve alihi vesellem’den şöyle sordu : “Ey Allah’ın Resulü !Akik hagisidir?
Hazret buyurdular: “Yemen’de bir dağdır, o Allah’ın birliğine ,benim peygamberliğime ,senin ve evlatlarının imametine ,şialarının cennette oluşlarına ve düşmanlarının ise cehennemde oluşuna ikrar etmiştir.”
2- Muteber bir rivayette İmam Hüseyin aleyhisselam’dan şöyle nakledilmiştir: “Hz Musa as ,Tur Dağı’nda ,Rabbiyle münacat ederken dağın aşağısına toprağa doğru baktı , Allah-u Teala ,Hz Musa’nın yüzünün nurundan Akik taşını yarattı,sonra Musa ya şöyle buyurdu: “Kendi mukaddes Zat’ıma ant içtim ki,Hz Ali aleyhisselam’a inanıp ,parmağına akik yüzüğü takan kimseyi asla cehennem ateşiyle cezalandırmayacağım.”
3-İmam Ali aleyhisselam’dan şöyle rivayet edilmiştir: “Parmağında Akik taşlı yüzükle yalnız başına namaz kılan kimsenin sevabı parmaklarında akik yüzüğü olmadan kılınan cemaat namazından kırk kat daha faziletlidir.”
4-Şöyle rivayet edilmiştir: “Parmağında akik taşlı yüzükle iki rekat namaz kılmak ,parmağında akik yüzük olmaksızın kılınan bin rekat namazdan daha hayırlıdır.”
Yakut Taşlı Yüzük Takmak
1-İmam Rıza aleyhisselam buyurmuşlardır ki: “Perişanlığı zail etmek için parmaklarınıza Yakut yüzük takın.”
2-İmam Sadık aleyhisselam şöyle buyurdular: “Yakut yüzük takmak sünnettir.”
Zümrüt Taşlı Yüzük Takmak
İmam Musa –i Kazım aleyhisselam buyurdular: “Parmağa Zümrüt taşlı yüzük takmak beraberinde hiçbir zorluğun olmadığı, rahatlığın sebebidir.”
2-İmam Rıza aleyhisselam buyurdular: “Parmağa Zümrüt taşlı yüzük takmak fakirliği zenginliğe çevirir.”
Firuze Taşlı Yüzük Takmak
1- Resulullah sellallahu aleyhi ve alihi vesellem buyurdular: “Alemlerin Rabbi buyuruyor ki: Ben parmağında Firuze yüzük olup da ellerini dua etmek için bana doğru kaldıran kimseyi ümitsizce geri çevirmekten utanırım.”
2-İmam Sadık aleyhisselam buyurdular: “Firuze yüzük takılan el asla fakir olmaz.”
Dor’ru Necef Taşlı Yüzük Takmak
1-İmam Muhammed Bakır aleyhisselam buyurdular: “Dor taşına bakmanın fazileti İmam Ali aleyhisselam ın yüzüne bakmak gibidir.”
2- İmam Sadık aleyhisselam buyurdular: “Dor taşının asıl kıymeti öyledir ki; eğer insanlar bütün varlıklarını onu ele geçirebilmek için harcasalar bile yine de ona ulaşamazlardı, ama biz şialarımız bu fazilete ulaşsınlar diye Dor taşını insanlar arasında bir taş değerinde gösterdik.”
İmam Ali'nin (a.s) Yüzüklerinin Nakşı
Abduhayr şöyle diyor: “Hz. Ali (a.s)’ın, parmağına taktığı dört yüzüğü vardı: Şeref ve yüceliği için Hadid-i Sini, korunması için de Akik yüzük takardı.
Yakut yüzüğünün kaşına şöyle yazılmıştı: “Lâ ilâhe illâllah el-melik’ul- hakk’ul- mubin”
Firuze’nin kaşına da şöyle yazılmıştı: “Allah’u Melik’ul-Hak”
Hadid-i Sini’nin kaşına da şöyle yazılmıştı: “el-İzzetu lillahi cemian”
Akik’in kaşına da şu üç cümle yazılmıştı: “Mâşaellah, lâ kuvvete illa billah, esteğfirullah”[40]
---
[40] - Hisal, s. 199.
Hadisler Işığında Resulullah'ın Şemaili - Tabatabai
78- el-Kâfi adlı eserde müellif kendi rivayet zinciriyle Hişam b. Salim’den İmam Cafer Sadık’ın (a.s) şöyle buyurduğunu nakleder: “Peygamberimizin (s.a.a) yüzüğü gümüştendi.” [Fürû-i Kâfi, c.6, s.468, h:1]
79- Yine aynı eserde müellifin kendi rivayet zinciriyle Ebu Hatice’ye dayandırdığı hadiste İmam Cafer Sadık’ın (a.s) şöyle dediği nakledilir: “Yüzük taşı yuvarlak olmalıdır.” Ardından İmam şöyle buyurdu: “Resulullah’ın (s.a.a) yüzüğü öyle idi.” [Fürû-i Kâfi, c.6, s.468, h:4]
80- el-Hisal adlı eserde müellif kendi rivayet zinciriyle Abdurrahim b. Ebu Bilad’dan İmam Cafer Sadık’ın (a.s) şöyle dediğini nakleder: “Peygamberimizin (s.a.a) iki yüzüğü vardı. Birinin üzerinde ‘La ilâhe ilallah, Muhammedun Resulullah, öbürünün üzerinde de ‘Sadakallahu (Allah’ın dediği doğrudur)’ diye yazıyordu.” [s.61]
81- Yine aynı eserde müellif kendi rivayet zinciriyle Hüseyin b. Halid’den, İmam Rıza’nın (a.s) bir hadiste şöyle buyurduğunu nakleder: “Peygamberimiz (s.a.a), Hz. Ali (a.s), İmam Hasan (a.s), İmam Hüseyin (a.s) ve diğer İmamlar sağ ellerine yüzük takarlardı.”
----------
13- Muhammed bin Ahmed el-Bağdadî, metinde zikredilen senet vasıtasıyla Ali bin Mûsa el-Rıza (a.s)’dan, o da baba ve dedeleri vasıtasıyla Ali bin Ebu Talib’den şöyle buyurduğunu naklediyor: Resulullah (s.a.a) bir gün bizim yanımıza geldi, elinde de siyah ve beyaz renklerinde bir yemen akiki vardı. Derken bizimle namaz kıldı. Namaz bittikten sonra yüzüğü bana vererek şöyle buyurdu: “Ey Ali! Namazlarını bu yüzükle kıl; sen, Yemen akikiyle kılınan namazın sevabının yetmiş kat fazla olduğunu biliyor musun? Bu yüzüğün taşı daima tespih ve istiğfar ediyor, onun sevabı ise sahibine aittir. İsmet (hata ve sapmalardan korunma) ve tevfik Allah’ın elindedir.”
----------
Muhammed bin Ahmed el-Bağdadî, metinde zikredilen senet vasıtasıyla Ali bin Mûsa el-Rıza (a.s)’dan, o da baba ve dedeleri vasıtasıyla Ali bin Ebu Talib’den şöyle buyurduğunu naklediyor: Resulullah (s.a.a) bir gün bizim yanımıza geldi, elinde de siyah ve beyaz renklerinde bir yemen akiki vardı. Derken bizimle namaz kıldı. Namaz bittikten sonra yüzüğü bana vererek şöyle buyurdu: “Ey Ali! Namazlarını bu yüzükle kıl; sen, Yemen akikiyle kılınan namazın sevabının yetmiş kat fazla olduğunu biliyor musun? Bu yüzüğün taşı daima tespih ve istiğfar ediyor, onun sevabı ise sahibine aittir. İsmet (hata ve sapmalardan korunma) ve tevfik Allah’ın elindedir.”
Uyun-u Ahbari Rıza
----------
Hz. Ali (a.s)'ın şöyle buyurduğunu naklediyor: “Allah Resulü yüzüğü sağ eline takardı.”
Uyun
-------------
Yüzüğü Sağ Elin Parmağına Takmaları
İmam Rıza (a.s) bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Peygamber-i Ekrem (s.a.a), Emir’ul- Muminin Ali (a.s) ve diğer (masum) İmamlar, yüzüğü sağ elin parmağına takarlardı.”[2]
[2]
- Bihar, C. 11, S. 62.
-------------------------
Contact & Order: http://www.islamiyuzuk.com
Share